Perşembe, Eylül 29, 2011

gunce denemesi-vol2

Sevgili Gunce
(boyle daha bir tiki, daha bir kanka vari oldu.. tipik kanka isimleri gibi, burcucuuuumm anlioooosun diiil mi )

Evet sevgili gunce.. bugun sabah uyandigimda hic tanimadigim bir odada uyandim. baska bi yerdeydim,  ruyamda ne gordugumun tahakkukunu yapmaya calisirken yabancisi oldugum duvarlar kalkip gitmem gerektigini soyledi. sonra bir sey oldu sevgili gunce ben uyandim. bildigin uyandim.. Gece basucu kitabimi okuyabilmek icin yatagin yerini degistirdigimi animsadim.. aslinda yabanci oldugumu sandigim oda aslinda yine benim odam ama farkliymis gibi geldi gozume bir an amk ( ah mah k).
neyse iste ayilasiya kadar beklemenin kifayetsizligini anlayip, suratima su carptim. dunden kalma makyaj akti akti te na ceneme kadar suzuldu. henuz yeni degistirdigim havluya kiyip kuruladim yuzumu yine de. havlu ya gecti kara kara lekeler. olsun yuzum ak oldu. dus alacaktim ama hava cok soguktu usutup hasta olmak istemedim. ben de aman banaaane yeaa dedim yuzume bi kez daha su carpip bilgiysari actim. gerekli kontrollleri yaptiktan gerekli yerlere yorumlari yazdiktan sonra iyice bir gerindim.aniden calan telefon saatin yedi ellibes oldugunu animsatti .. arayan annemdi.. hafta basindda uyuyup kaldigimi soyledigimden beri hep ariyor. hic sikayetci degilim. aksine memnunum. sabahlari tanidik bir ses duymak cok guzel bi his. tum sevecenlgimle: "Gunaydin anneciigim" bile dedim.. inanabiliomusuun.. ben bunu dedim.  yarin arasin gene dicem.. gor bak (hehe_)

neyse iste salla pati, yalap salap giyinmeye basladim. akan goz kaleminin yerine yenisini surup surmemekte tereddut etmedim deil ama surdum hafiften .. neyse iste ya ciktim ben evden.. gittim ise..

muthis bir huzur kapladi dort bir yanimi.. topuklu ayakkabilarim  on numara zaten. yikilioooo..

iste neyse aksam oldu eve geldim.  yorgun morgunum koca gun pc basinda durmaktan gozumun onunde hareler donup duruyor zaten yorulmayipta napicam..

iste tam bu maksatla mor koltuklarima yayila yayila sana gun boyu naptigimi yazicaktim ki yetmisiki ekranlik sahayi kaplayan kutunun calistirilma zamaninin geldigine kanaat getirdim. antenimden kaynaklanan bazi sorunlar yasamaktaydim ve bugun bunu halletmeye kararliydim. ve yaptim. aldim elime tornavidayi mrs mario oluverdim, kirmizi tulumlar felan, piyigh iyufff..

cok akilli olmamak lazim ama bu tarz durumlarda. fazla akil zarar verebiliyr keza.. tam fiste takiliyken antenin orasina burasina ciplak elle dokununca birden bisi ooldu..

AYYYY

diye bir ses..

anaaaaaaamm nassi korktum nassi nassi annatamam.. gittim titreyerek kendime geldim....
bir de baktim bir elimde tornavida bir elimde anten.. arada bir film seridi hayal edin..  sehir voltajina kapildim bildgin. ama nihayi sonuc muhim: kutu renkli cekmeye basladi.. nasil elektrik yukluysem  artik amk ( anten metaforu kamikaze).

iste boyle sevgili gunce.. saat olmus zaten sekiz. bu saatten sonra enteresan bisi olacagini sanmiyorum. o yuzden bence gun an itibariyle bitti.

seviyorum seni. opuyorum gozlerinden.

MUCKA

Çarşamba, Eylül 28, 2011

gunce denemesi-vol1

bugun ne oldu biliyor musun.

hic bi bok olmadi. aksama kadar bilgisayar ekranina bakip pick yaptim. iki tane hat bitirdim. gozlerimden yaslar akmaya baslayinca gayri ihtiyari durdurdum kendimi. kendimi durdurabiliyorum iste boylesi zamanlarda. cok konusmamam gereken zamanlarda ise az konusamayarak kendimden odun vermiiyorum.

gecen sabah tam sekizbucukta uyandigimi soylemis miydim. allahim bu ne rahatlik . gittim bi de dus aldim. utanmasam kahvalti bile yapacaktim ama bence keske yapsaymisim. saat onbucukta is yerinin kapissindan iceri elimi kolumu sallaya sallaya girdim. soran olsa hastanedeydim diyecektim. yalanin anasi babasi yok ya.

peki ya turk telekom bana ne yapti bilmek ister misin .
bence bilmelisin.

turk telekom kahrol emi sen. dort sene once kapattigim sabit hattin nasil olur da odenmemis faturasini sms (surekli mesai sistemi) ile borclu kaldigini bildirirsin ya.. aklim almiyor. inanabiloooooomusunnn..
 ne bicim sistem lan bu boyle. daha gecen sene aldigim gsm (genital sendrom merkezi) operatoru numarasina nasil ulastin. ne bicim bi yer oldu lan dunya. onceden parmak izi birakmamak yeterliydi.. bozdu bozdu dunya da cok bozdu.

neyse, boyle yani.

Salı, Eylül 27, 2011

sa(A)det

bugune degin yapmadigim birseyi yapacagim.

sevgili gunlugum diyecegim sana. gunluk gibisin. ama gundelik telasta satir aralarrina skstirilmis bir kac cumleyi senin icin secip secip unutuyorum. sana cumleler kuruyorum dusunebiliyor musun. gunumu anlatan. beni anlatan. etrafimda olup bitenlere dair.. icinde herkescikler var.. ama sonra unutuyorum. insanoglunun en buyuk zaafi olan unutkanlik hastaligina yakalanmisim belli ki.. tedavisi yok. var sandigim zamanlarda beni yaniltan sanrilarla basa cikmakla ugrastim. o yuzden bu mevzuya tekrar girmeyecegim uzgunum..

sevgili gunluk,

okur yazar kitlesinin artmis olmasi aslinda cok iyi bir sey degil. yazilanlarin okunmasindan oturu bir kotuluk deil bu, bu kotuluk insanlarin okuduklarinin ne kadarini anladiklariyla alakali. ya da yazarken gercekten ne yazdiklarini bilip  bilmemeleriyle alakali. sahi, insanlar bilirler mi ne icin yazdiklarini. uzaklarda bir yerlerde atilirken mermiler kimin umurundaki oradaki yasamlar.

insanlarin en buyuk ayibidir okudugunu anlamadan anlamis gibi davranmalari. anlatirken siz dinlermis gibi yapmalari. gozlerinin icinden gecenler sizin anlattiklarinizin canlandirdigi imgeler degildir, gorursunuz cogu kere bunu.

uzuluyorum ben. uzgunum daha dogrusu. olumsuzluklarini cikarmama ragmen hayatimdan hayatimin ben yine de uzuluyorum. niye boyle oluyor bilmiyorum.
her pazar ertesi icimde korkular mide bulantilari olusuyor.

sevgili okur olmuyor boyle, gunluk yazamiyorum ben. yazmak istiyorum ama bil bunu. heyecanli atraksiyonlu hayatimi sizinle paylasmak istiyorum. mesela gecen hafta sonu goklere ciktigimi soylemek istiyorum. sehre soyle bir yukaridan baktigimi. insanlari nasil gordugumu betimlemek istiyorum ama yapamiyorum.

bugun bozulan kulakligimin yerine yenisini almak icin limon bazaara gittigimi ve yanlis standin onunde durup, bozulanlari oradan aldigimi soyledigimi bunun uzerine yeni aldigim kulakliklarda elemanin indirim yaptigini soylemek istiyorum. aa soyledim bile coktan. ama uzucu olan aslinda o kulakliklari oradan almamis olmamdi. ve benim bunu elemandan ucretsiz iki haftalik dans kursu kuponu kazandiktan sonra iyi aksamlar deyip ayrilirken anlamis olmamdi tuhaf olan. cunku aslinda bozuk olan kulakliklari aldigim yer iki stand sonrasiydi.

kissadan hisse: bir seye ne kadar cok inanarak savunursaniz, yanlis bile olsa karsi tarafi ikna etmeniz o kadar kolaylasir.

tuhaf iste hayat goruyorsunuz ki.

evet okur, ( boyle daha bir samimi oldu kesinlikle, obur turlu siz orada yokmusunuz gibi gunlukle basbasa kalakalmisim gibi oluyordu. ki bence olmamasi gereken bisi bu)

bugun bisey ogrendim.. hayatimizdan olumsuzluk eklerinin cikartilmasi gercegini. bugune degin yanlis cumle kaliplariyla bir cok olumsuzlugu hayatima kattigimi farkettim. bundan sonra artik ben eski ben degilim, boyle biline. hayatimin kadini meloya buradan bu sebepten oturu tesekkur ederim.

ve sirf bu yuzden hayatimin akisinin degismesi icin yeni bir sayfa actim. bembeyaz, ustunde sadece benim yazdiklarim yer aliyor. beniim istediklerim arzularm, duslerim. ve belki de dusledigim kisi. olmasini istediklerim. -me ekini sokup attim hayatimdan.

en cok o acitti. bilmez mesela bunu. kendi bencilliginde bogusurken etrafindakilerin acilarini gormezden gelmek  bencillik degildir de nedir. ama ona da tesekkurler. kotu anmiyorum onu da tam da istedigi gibi. iyi yapti. cekti gitti. buyuyorum..

ben buyuyunce kirlenmedi ya dunya, biliyorum bunu.

guzel gunler gorecegim. gorecegiz.
gosterecegim..

goreceksiniz en hakikatli madam olacak benden..

Cuma, Eylül 16, 2011

dokun sana kirilmazsin korkma


Yalın ayak çırılçıplak uçsuz bucaksız bir yerde kosuyorum, kocaman kocaman insanlarla. Boş corak bir yerde. Kanatasiya batiyorken bosluklar; zaten gergef olmuş ruhum coktandir, farkediyorum ki. yeni dikenler batsa da o kocaman insanlara yetişmek için duramıyorum. durmak gelmiyor icimden..
her kendimi betimleme çabam bosa çıkarken böyle, sehirlerden geciyorum bir trenin, bir otobüsun camına yansıyan görüntümü izleyerek. Değişen tek sey arka fon. 
Dizlerimin bağı çözülüyor. 
Önemsiz gördüğünüz ama benim hep yaptıgım; noktadan sonra boşluk bırakma alışkanlığım aslında yeni cümleye büyük harfle başlamamı sağlıyor. Varın bilmeyin bunu siz. 
Ellerim titriyor. 
Uyku gelince kaçırmak istemiyorum, bir sonraki günü önemsiyorum çünkü. Gözlerim dalamiyor uyku gitmesin diye çırpınırken ben, ellerimle bastırıyorum gelen silüetleri. Karanlık değil korkum koca koca ınsanlar da değil . Korkum bir gün durup dikenleri çıkarmaya çalışırsam diye.  
Sehirleri büyük-küçük, semtleri eski-yeni diye kategorize edemiyorum. Her ınsanda yeni bir ben buluyorum ama bir türlü buyuyemiyorum. Nedenini bilmiyorum. Bilmek ister miyim onu da bilmiyorum. 
Balkonunda çamaşır asılı evlerle ilgili hikayeler yazıyorum havaya. Çıkan ilk rüzgarda kuruyorlar.  
Mutluyum. Ayaklarım degince bulutlarına gök yüzünün. 
Once annemin sonra Günesin kiziyim ben. Ateş gibi oradan oraya Kımıl Kımıl ., en cok su iciyorum ama sönmüyor icim. Ne korum ne de kül. Ateşim ben. Can yakar miyim bilmiyorum, merhamet yaradana mahsus. Ben de okyanusta bir damlayim onun ruhu üflendi ruhuma, tabii ki merhamet doluyum. Sacmalamayin! 
Dokunun bana. Tenime değil ruhuma, duygularıma .. Bana dokunun. Ateşim ben. İsitirim içinizi , en cok ta avuçlarınızı. Böyle kocaman ellerim var, kollarım upuzun. Dokunun bana. 

Cuma, Eylül 02, 2011

Özür dilerim.


Özür dilerim.. 
Kendimi sizi sevdiğim kadar sevdiremedigim için.. Affedin.. Sevdim ama ben de.. unutmayın bunu. Hep hakettiginizden fazla deger bicmemdeki temel sebep buydu. Ama En nihayetinde etten kemiktenim ya ben de.. varin güçlü deyin.. Kadrosu dolu tüm kalplere selam olsun. Anlasilmak kısmet olmadı bu fanilikte ya olsun.. 
oylesine ugramistim zaten. 
hadi eyvallah.