Pazar, Ekim 26, 2008

yeniden baslamak

bugun 26 ekim 2008 pazar. gunlerdir icmekten alamadim kendimi. 24 ekimin benim dogum gunum olmasindan mutevellit iciyorum cok sevincliyim anlatamam. neden diye merak etmek yersiz olur. hayatimda ilk defa olmasa da cumlelerimi tum ciplakligiyla aktarmaya calisacagim su blog musveddesine. belki bi geri donup okumak istersem aklimdan gecenleri ilk defa animsamak icin gizli kelimeleri sokmeye calismyacagim. kimbilir belki hayata yeniden baslayabilriim. belki de hic baslayamam. ekim ayini seviyorum ekim guzel aydir ne soguk ne sicak ne de ilik guzel bir kelime var ekime karsilik gelen "serin",... ilk bu ayda parmaklarim usumeye basliyor sabahlari omzuma ceketimi alip atiyorum disari kendimi tabii geceden kalmis degilsem. bugun sabah nasil eve biraktilar hic bilmiyorum mesela. en son bir taksideydim sonra gozlerimi actigimda oglen uctu. kizdim kendime. oysa dun degil ondan onceki gun nede guzel gelmisti gozlerime yansimam.
simdi yorgunum soluk alis verislerim yavasliyor neden diye hic sorma bildigim bir tarih var ve eger imkani olsa o gunu silmek istedigim bir animi barindiran bir tarih. o dumani ilk icime cektigim gune ait bu soluksuz kalislarim. dislerim yapma benim hic bahsetmismiydim aslina bakarsaniz bende engelliyim. icimde garip bir huzun birakiyor bu yapma dislerim. onde 4 tane bana ait olanlari kaplayan beyazliklar var. bana aitlermis gibi taklit yapiyorlar. belong fiili ingilizce de ait olmak anlamina geliyor. radiohead in creep parcasinda da gecer. ve belki de benim tek muhabbetini edebilecegim ender gruplardan birisinin o cok sevdigim parcasidir. bana hep koreyi animsatacak buyuk olasilikla.

kacmaya calistigim ama bir turlu kacip uzaklasamadigim ne kadr hizli kossam da asla yetisemedigim bir zman diliminde bir cografyaya sigindim . multeciyim ben sanirsam. pasaportu vizesi olan bir multeci. buraya gemilerle bizi tasimis olmalilar. hatta japponya ya da masraf olmasin diye yuzerek gectik. simdi aklima gelen ben burda ne mi yapiyorum . durun bir sanniye bu kadar hizli klavye kullanmayi nerden mi ogrendim .. cenem hizli benim cenem hizli olunca aklimdan gecenleri digital kayida aktarmam gerek ya bu konuda parmaklarim buyuk bir ozveriyle bana yardim ediyorlar. aklimdakiler ucup giderse en cok onlar uzulecek belki de belki de umurlarinda bile degil beynim garip emirler veriyor olmali. ben duymadim sahsen ama olabilri. arkamdan kimbilir kac turlu dolap ceviryor.

az once disco krali bitti okan in yeni programi. biliyormsun kendimden o kadr soguyorum ki bir gece once yaptiklarimi dusununce. her seferinde kendimden nasil bu kadr uzaklasip cirkinlesebiliyorum ki? ben kimi kimsesi olmayan birisimyim hayr degiilim sukurler olsun ki. almam gereken cevap gitmem gereken yol belliyken nasil bu kadar hayatimdan uzaklasiyorum ki? durup dusundum ben kirk sene bu meslekte durabilirmiyim ? cevabim ne mi oldu. bir sans daha mumkun mu? ben begenmedim bu karakteri bu filmin ikinci versiyonunda oynamak istiyorum daha agir basli bir rolde. bu cok hoppa bir rol.. top gibi seke seke kasksiz motor kullanmayi goze alacak kadar gozu pek bir rol. ben sahip olduklarim icin cok tesekkur ederim ama blmiyorum sevgili gunluk:) evet ben bunu soylemeyi ozlemisim ... sevgili gunluk .. ama senin baska bir adin olmali.. sevgili blog??

sana hitap etme alistirmalari yaparken david adinda birisinle msn den de chat yaptim.. unutmusum senni burda. cokta onemli seylerden bahsetmedik ama unutmak istemedigim icin bilgisayarin bir yerlerine kaydettim . korkuyorum biliyormusun unutmaktan unutulmaktan korkuyorum., kim beni neden hatrlamak istesin bilmiyorum kimseye isik sacmiyorum icimde karanlik kalmis birden fazla yansiticim var aksine. gene basladi bu gizli kelime oyunlari. mesleklerden bahsetmisim ben yapamam bu meslekte. her sabah git isine aksama kadar takil orda.. benim bazen durup beklemem lazim bilmem anlatabildim mi? eve kapatmaliyim kendimi. kimselere yzuumu gostermemeliyim. kimseler bilmemeli benim nerede oldugumu ortmeliyim yorganimla usuyen bacaklarimi isitmaya calismaliyim kendimi kimsenin yardimi olmadan .. bunlari benim gorup bilip ogrenmem lazim ama kimse bilmesin diye saklamak istemiyorum. kisiler aklimda cesitli renklerden ve tatlardan olusmus sekilde kodlaniyorlar bilincaltima benim. ilginc degil biliyorm ama bazen oyle bir an geliyor ki bi koku beni hep unutmya calistigim bir yere goturuyor tek ve orada birakiyor. acimasizca. oysa ben dusunmustum ki o kadr cabalamam ise yaradi olay kisi artik adi herneyse kendimi ondan kurtardim. butun emeklerim bir tek kokuyla uctu gitti.. simd coldeki kutup ayisi yim.

Hiç yorum yok: